21 Şubat 2023 Salı

köksüz

Şu dünya hanında yolcu olduğunu bilmek gelip geçici olduğunu öğrenmek yeterli. Hanlar ile ilgili çok söz var. "Han sarhoş hancı sarhoş" der Mahsuni Şerif, "o bir yolcu sen bir hancı"  der Gönül'de sanatçı, "dünya bir han konan göçer", " iki kapılı bir handa gidiyorum gündüz gece" der bir de Aşık Veysel, "eşşeğin yorulduğu yere han yapılmaz" der atalarımız.
Han ayrı şey hancı ayrı. Bazen kendimizi hancı sayıp ne dertlere kapılıyoruz. Han bizim mi ki bu kadar gamlanıyoruz? Yolcu olmak gerek, yolda olmak gerek. Kendimi aradığım yerdeyim. Yol üzerinde bekliyorum. Bulursam yola düşecem gibi. Bulmakta acele etmiyorum. Keşke acele etsem beklemek yerine. Insan kendini bekler mi? Ben bekliyorum.  Hayalde de düşte de...
Bir kapı vuruluyor. Tokmak sesi, eski ağaçtan bir kapı. Çürümeye yüz tutmuş. Hatrı kalmasın diye tokmağı vuruyor bir el. Ses geliyor ama sadece kapı sesi. Bir telaş içimde. Gökyüzü ağlamaktan kan çanağına dönmüş maviliği solmuş akşamı karşılarken. Kapıda bir gölge. Ben yolcuyum diyor. Kim o sesine karşılık. Neşet Ertaş " bir anadan dünyaya gelen yolcu, gelipte dünyaya gönül verdin mi?" diyor ya. O yolcu. Dünyaya meylimiz niceden. Yolcu olmak gerek.
Yollar bazen gözümüzde büyüyor. Uçsuz bucaksız gibi, hiç bitmeyecek gibi... yol da bitmez yolcu da bitmez ama dünya küçük dersiniz. Demezsiniz ki kalbim dardır.
Ömrümü heba ediyorum. Değiştirebileceğim yerde uzatmaları düşünüyorum. Ömrümün yarısı heba olmamış gibi kalan bir kaç zamanı çar çur edip bozuk para gibi savuruyorum. Suyun üstünde sektiriyorum ömrümü. Bakıyorum. Kaç sekecek 3 mü 5 mi? O taş "seke seke çaydan da geçer" Barış Manço'nun dediği.
Ben ömrümü alıp nerelere gideyim? Umutsuzluk içinde Allah'a şirk koşar gibi kendimi karanlığa koşuyorum. Köksüz savrulup giden bir çalı gibiyim. Rüzgar düzlük boyunca savuruyor beni. Dikenlerime takılan çöple yetiniyorum.
Yetinmeyi bilmek güzel tabiki. Çalı olmakla da yetinirim. Yeter ki sen bir ağaçsın demesinler. Ağaçlar kök sala dursun toprağın bağrına ben toprağın kendisiyim. Kök bendedir. Dal bende. Çalı da bende yetişir çiçekte.
Han da toprak gibidir. Hancı ağaç. Meyveler kuşlar yolcu. Savrulan o çalı da yolcu. Hancılıkta gözümüz yok. Hanlar sizin olsun. Ben içmeden de sarhoşum. Gündüz demeden gece demeden gelir geçerim. O çürük kapı da yolcu. O eskir yenisi gelir. Hanlar bile gider. Kalıcı olan topraktır. Toprak bedenimizdir. Benliğimizdir.
O rüzgarlara da göğüs gerir. Tozu dumana katar ama yola sevdasındandır öfkesi. Bir gün gelir kendi yolunu bulur sevgisi.
Sevgi gönüldendir. Geceniz güzel olsun. Ayın karşısındaki yıldız gibi yerinizi bileceğiniz yeriniz olsun. Esenlikler ey hayat.
01:43/22.02.23|fk
 

1 yorum:

Bu Adam dedi ki...

Gezgin ağaç belki? :)

telaşsız

 çaresizlik diye bir şey var mı emin değilim ama tüm yardımları reddetme, derdini anlatamama, çabalamama ve hevessizlik var. istesem çare ar...