Ne düşünüyorum biliyor musun? Annem, "Yüzü güzelden usandım da huyu güzelden usanmadım." der. Insanlar kadınlı erkekli bir kişiye bakarken önce yüz güzelliğine bakar. Sonra o bayıldıkları insandan zaman geçer eser kalmaz. Kadın ise istisnaları bilirsiniz Asya örneklerinden. Yüzünü yıkasa tanıyamazsınız, kim lan bu!? diye. Erkekler de şanslıyız. Yazık adamların bi sakalları var. Metroseksüel grubu hariç tutalım. Yüzünü istediği kadar yıkasın. 😁
Düşünsenize a dostlar! Yeni bir yıla giriyoruz. Yeni insanlarla tanışacağız, eski yılı aratmaz umarım. Hayatımızda güzel anılar bırakır. Yeniler yepyeni kalır. Eskimez kötü sözle, acı günle, uzun yolla, değişmez vesselam.
Zaman geçer, yaşlanırız. Değişiriz ya hani, o zaman kabuk gider yerine öz kalır. Özümüzü sağlam, güzel, iyi tutalım. O değişmez, kokmaz, çürümez. İç güzelliği dedikleri de budur.
Bu yeni yılda yüzüne aldandığınız insanlardan değil karakterine hayran kaldığınız insanlara bakın. Böylece kadın cinayetleri ortadan kalkar. Istismarlar azalır. Şiddet kaybolur. Neyi istediğinize dikkat edin. Kabul edilince o dua pişman olmayın sonra. Ölçün tartın iyi düşünün. Iyi olsun.
Peki doğru diyorsun da özü nasıl görecem diyenler, özünüze bakarsanız önce kendinizi görürsünüz. Kendini göremeyen bilmeyen hakikati nasıl bilir? Hakk'ı ne bilir! Önce kendini bileceksin ki karşındakinin özüne inebilesin, yüreğine değebilesin...
Mutlu, huzurlu, sağlıklı nice yıllar geçirmeniz dileğiyle. Güzel şeyler dileyin, güzel şeyler olsun. Gönlünüzü ferah tutun. Giden yılı aratmasın Allah. Sevilelim, sevelim. Esen kalın, hoş kalın! Kutlu olsun.!🙋♀️💜☃️🎉🎄
31.12.19/17:56|fk
31 Aralık 2019 Salı
26 Aralık 2019 Perşembe
Ne çok insanı çıkarmışım hayatımdan memnunum. Dokunamıyorsam sabırla en düşünce sefilinin hayatına, uğraşım da boşuna... yorduğuna değmiyor, sevdiğine değmiyor. Hayırımız hayır cevabıyla süsleniyor. Hayır yapmaya alışkınız hayırsızlara. Ama çok çabuk oldu. Hemencecik oldu. Kestirip attım. Saç gibiydi. Acıtmadı. Aynalar hariç. Aynalar gerçek. Biz ağlarken gülmeyen. Aynalar sadık.
Sabrınız tükenmişse cesaretiniz artar. Olsun bitsin dersiniz her ne olacaksa bir an önce. Olsun. Gitsin. Ölüm mü? Eyvallah!
Sonuç mükemmel. Tenhadır hayat. Kendinizi, canınızda tenha bulursunuz. Huzur vardır yalnızlığınızda. Yapabileceğiniz her şeyi yapmışsınızdır. Gönlünüz rahattır. Gönlünüz hep rahat olsun. Yaptığınız eylem insana yönelikse bıraktığınıza emin olun, vazgeçtiğinize değmiştir. Iyi, sizi anlayan, siz gibi insanlar seçin. Yıllar sonra yüzüne bakacak yüzünüz olsun. Gününüz aydın olsun, günü tenha olanlar!❤🙋♀️🌧
Sabrınız tükenmişse cesaretiniz artar. Olsun bitsin dersiniz her ne olacaksa bir an önce. Olsun. Gitsin. Ölüm mü? Eyvallah!
Sonuç mükemmel. Tenhadır hayat. Kendinizi, canınızda tenha bulursunuz. Huzur vardır yalnızlığınızda. Yapabileceğiniz her şeyi yapmışsınızdır. Gönlünüz rahattır. Gönlünüz hep rahat olsun. Yaptığınız eylem insana yönelikse bıraktığınıza emin olun, vazgeçtiğinize değmiştir. Iyi, sizi anlayan, siz gibi insanlar seçin. Yıllar sonra yüzüne bakacak yüzünüz olsun. Gününüz aydın olsun, günü tenha olanlar!❤🙋♀️🌧
24 Aralık 2019 Salı
#Kudüs#Mescid'iAksa#Kubbetü'sSahra
Bir gün bir bulut yığını gördüm yukarılarda. Oldum olası severim dağı taşı. Nicedir bu manzara dedim. Tepeye doğru tırmanmaya başladım. Zirveye çıktığımda bir sis perdesi. Sisler o kadar yoğun o kadar sıktı ki... dikkatlice süzmeye başladım. Bir kurt gibi... Baktım, baktım... Sis dağılıyordu, açılıyordu yavaş yavaş. Bilmediğim bir yer. Yükseklerde. Arkalardan bir ses... Mescid-i Aksa diyordu. Mescid-i Aksa'yı görmüştüm rüyamda. Ama parlak bir kubbe. Altından bir kubbe. Güneş gibi parlak. Sisler arkasında. Bu o değil mi? Kubbetü's Sahra!
Kudüs'ü gördüm rüyamda. Kudüs'ü internetten arattım. Adını sanını biliyordum elbet. Tarihini... ancak, görsel olarak bilmiyordum. Gördüm. Kokladım. Yağmur kokuyordu. Ancak neden bir dağın tepesindeydi? Mescid-i Aksa diyen kimdi?
Kudüs kimsenin olamayacak kadar Kudüs'tür! Unutmayın. Unutturmayın! Ne Israil ne Filistin ne de dünya... Kudüs, Kudüs'tür. O çölde yağmur kokan, Gül kokan, büyülü, esrarlı...
24.12.19/20:24|fk
Kudüs'ü gördüm rüyamda. Kudüs'ü internetten arattım. Adını sanını biliyordum elbet. Tarihini... ancak, görsel olarak bilmiyordum. Gördüm. Kokladım. Yağmur kokuyordu. Ancak neden bir dağın tepesindeydi? Mescid-i Aksa diyen kimdi?
Kudüs kimsenin olamayacak kadar Kudüs'tür! Unutmayın. Unutturmayın! Ne Israil ne Filistin ne de dünya... Kudüs, Kudüs'tür. O çölde yağmur kokan, Gül kokan, büyülü, esrarlı...
24.12.19/20:24|fk
11 Aralık 2019 Çarşamba
2 Aralık 2019 Pazartesi
Cengiz Aytmatov
Чынгыз Айтматов
Bugün "O" filmini izlerken filmde roman yazan bir karakter var ve eşi de dahil olmak üzere filmi beyaz perdeye taşıyan yönetmen de dahil romanın sonunu beğenmiyor ve değiştirmek istiyorlar. Adamın karşılaştığı antikacı bile sonu berbattı o yüzden kitabı imzalama diyor. Bu durum aklıma birkaç yıl önce Kırgızistan'da Manas Üniversitesi'nde Layli Ükübayeva'nın dersinde bizimle konuştuğu hatta ufaktan tartıştığımız Aytmatov'un Ak Keme'si bizim söylemimizle Beyaz Gemi dediğimiz meşhur eserinin sonunda o çocuk ölmek zorunda mıydı? Neden öldü? Dedik. Layli Ece'de bize Aytmatov'a sormuşlar o da farklı bir son olsa nasıl olurdu diye düşünmüş demişti...1773'te çıkan Ak Keme'si için.
Bugün anladım ki, daha önce anlamamıştım. Ben en azından öyle hissettim gerçek nedir bilemem... Aytmatov'a sorma şerefini de çoktan kaybettik. Usta'nın vicdanı galiba o atsız çocuğa dayanamamıştı. Ve sularda kaybettiğimiz çocuk geri dönmeliydi. En azından vicdanı rahatlamalıydı herkesin. O isimsiz çocuk Krisk olarak 1977 yılında can bulmuştu Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek yani Kırgızcası, Deniz Boyloy Cortkon Ala Döböt olan o meşhur eser... sizce de Krisk bir geleceği hak etmemiş miydi? Herkesin fedakarlığı ile yaşamayı... Bir sabrın, kaygının, geleceğin, umudun eseriydi. Ak Keme'sinde değiştiremediği kaderi Krisk'le çok güzel değiştirmişti.
Aytmatov Toprak Ana'sında da kendini anlatmıştı. Dağlar Devrildiğinde'de. Tüm hayatını zaten okuyucusunun önüne sermişti. Daha ne olsun? Herkes ruhuna bir Fatiha okusun. Kırgızistan'a da selam olsun!🤗💙🏔
01.12.19/21:51|fk
1 Aralık 2019 Pazar
Babama...
Babalar ölmesin...
Bugün 1 Aralık, buz gibi hava kar yağacakmış öyle diyorlar. Sabah baktım herkese hiçbir şey olmamış gibi. Ev soğuk, ruhları, akılları, kalpleri soğuk... bugün babam öldü benim. Üç yıl önce bugün. 01.12.16 buz gibi hava. O güne kadar ılık giden havada üç yıl önce bugün kar yağmıştı. Çok soğuktu. Babam toprağa girene kadar alem soğuktu. Toprağa girdi. Gün doğdu. Güneş parladı. Rüzgar hala sert esiyordu. Doğa bile bana bundan sonrasını nasıl yaşayacağımı anlatıyordu. Bir köşede tek başıma. Iki gözüm iki çeşme. Toprağa koydular babamı. Evlatları o kadar kucak açmamıştı, akrabaları sadece o gün vardı. Çok kalabalıktı. Kendimi bulamıyordum. Öylece bir köşedeydim. Oğulları koydular mezara. Ama toprak öyle güzel kucak açmıştı ki kıskanmamak elde değildi. Rüyamdaki gibi bir koca aygır yeni sürülmüş yumuşak toprak üstünde beni nasıl da sarsmadan sana getirmişti. Ama ben çok sarsıldım. O gün bugündür aynıyım. Sana en çok ben kızardım. Sana en çok ben ağladım. Bugün 01.12.2019 tarih öyle diyor. Annem ağzı kulaklarında. Diğerleri televizyon başında. Hiçbir şey olmamış gibi. Bugün sen ölmemişsin gibi. Şimdi onlar en çok bana kızıyorlar. Geçen gün anneme dedim ki ben ölürsem benim tabutumu dört tane kardeşimden hiçbiri taşımasın. Yaşarken ben onlara yük olmadım. Sağda solda beni kötülediler. Öldüğümde son yükümü taşımasınlar. Ben de öyle buz gibi gideyim. Bugün babam öldü. Kimseler ağlamıyor. Ama gökler ibretlik. Sanki onlar benim acımı paylaşıyorlar. Kış bahane bugün gökler bile babama ağlıyorlar. Ama ardında bıraktıkları... Ah be babam. Sen ölünce yetim kalmayı yetimliği anladım. Her canım yandığında Duha dedim. Yetim malı diye bir şey varmış onu öğrendim. Bazen o kadar kimsesiz hissediyorum ki kendimi. Kimseyle konuşmuyorum evde. Konuştuğum da ya bi soruya cevap ya bir emir vermek ya da kızmak kükremek için. Dilimi kalemimle terbiye ediyorum. Her yazdığımı sana okurdum. Sen de aferin derdin ya! Fatin Rüştü Zorlu diye çağırır. Istekte bulunurdun. Resim çizmemi beğenirdin. Bir şey çizdiğimde gülümser "bir yoğurtlu dürümü hak ettin." Derdin. Ben duymadım ama ardımdan "kıymetlim" dermişsin. Bir fotograf getirmiştin Fatih Sultan Mehmed'in. Çizmem için. Sen görmedin. Ben o resmi çizdim. Eminim çok beğenirdin. Ama göremedin. Baba sen ne yaptın da ben senin evlatlarınla senin kadar terbiye ediliyorum? Hangi günahın bedeli bu? Yoksa sevilen kul sınanır mı? Bilemedim. Bilemiyorum. Bugün üç yıl oldu. Arada bir rüyalarıma girmesen asır sayacağım. Baba okulu bitirdim. Valla çok çalıştım. Çabaladım. İş yok. Sınavıydı, puanıydı, sıralamasıydı... nasıl olacak bilmiyorum babam ama ben başaracağım. O hayal ettiğin yerlerde o istediğin cümleleri sıralayacağım. Bu güne bir ben değil herkes ağlayacak. En sevdiğim toprak kokusu burnumda. Şimdi yanında olmak vardı. Bi kahve yapayım da anlatayım mı derdimi? Sen dinlersin, hep dinlerdin. Akıl danışırdın. Ne haklıymışsın. Ne haklıymışız... sen göremedin ama ev değişti. Anam Umre'ye gitti. Sevinir miydin ki? Sen hiçbir zaman çoğu istemedin. Hiçbir zaman daha'sında gözün olmadı. Kanaatkar adamdın. Senin gibi olamadım. Olamadık. Geçenlerde pöh sınavına gittim. Elendim. Göreydin halimi gülerdin. Üzülmedim. Bi Mahsuni Türküsü açtım. Kastamonu'dan Kırşehir'e kadar seni dinledim Türkülerde... Bir de unutmadan Mahsuni Şerif'in tiyatrosu oldu. Gittim. Sanki yanımda sen oturuyordun da şunu aç dinleyim der gibiydin. Hep sevdiğin Türküler söylendi. Sen olsaydın beraber giderdik kesin. O da senden miras kaldı. Şimdi duyan olsa bi Ülkücünün Mahsuni Müzikalinde ne işi vardı der... yürüsün gitsin işine! Babam var! Çok spor yapıyorum. Yaşasaydın kızardın kesin. Derslerim var. Bazen anlamakta zorlanıyorum. Senin oturduğun köşe bana miras kaldı. Salonda da sofrada da. Kimse oturmuyor. Oturmaya mı korkuyor acaba? Bana mı yakıştı yoksa? Velhasılı anlata anlata bitiremem hasretimi, yorgunluğumu, öfkemi... ablam eniştemle sıkıntı yaşıyor. Sen gittikten sonra herkes herkesle kavgalı. Senin kıymetlin bilsen ne çok yaralı. Güç yetirememek ne zormuş babam. Sağlam bir psikoloji lazımmış. Şaban'ın Haso'u büyüdü. Bi Efe'si var adını vermişler. Anaları ne yaparsa yapsın. Beni çok seviyorlar. Ablamın kızları da iyi. Ben geç öğrendim her aylığını aldıktan sonra Fatma'ya harçlık yolladığını. Ben de artık görevimi biliyorum. Ya bi ihtiyacına ya bi derdine yardım ediyorum. Emine hala dik başlı. Ama düzelir zamanla. Kendimden biliyorum. Hâlâ düğünlere gitmiyorum. Ama senden sonra cenazelere gider oldum. Bi dertleri de varsa ben gidip kaldırayım dedim. Bazı haberlerim var. Ama buraya yazamam. Duysan eminim çok üzülürdün. Hayırlısı demeyi de ihmal etmezdin. Dedem senden bir hafta önce göçtü bu dünyadan. Karşılaştın mı bilmiyorum.? Teyzem çok değişti. Söyle ona hakkım helal olsun. Göremedim seni göremediğim gibi... bugün 1 Aralık. Hava yağmurlu. Oluklarda su sesi. Yollar tertemiz. Kiri pası temizliyor şu yağmur. Ne bereketli şey. Kalplerimizdeki kirden de arındırsın söyle baba. Sen daha yakınsın yağmura. Söyleyemediklerimi anlatırım sana. Şimdi hoş kal, esen kal, çok güzel hatıralarımda kal baba! Şu hayatta gözüm karadır hep bilirsin ama geçenlerde aklıma geldi. Ben de korkuyormuşum bir şeyden. Seni birgün unutmaktan korkuyormuşum. Unutmayım. Unutturma Allahım! Tüm babasız kalanlara, "insanın babası ölür mü? Saçma sapan konuşma" diye bir de ben söylüyorum. Babalarımızın kıymetini de analarımızın kadrini de bilin diyorum. Selam olsun yetimlere, öksüzlere, kimsesizlere.! Kimsesizlerin kimsesi olan Rabbime selam olsun.!🙋♀️🌨❄
Bugün 01.12.(16)19/14:45|fk
Bugün 1 Aralık, buz gibi hava kar yağacakmış öyle diyorlar. Sabah baktım herkese hiçbir şey olmamış gibi. Ev soğuk, ruhları, akılları, kalpleri soğuk... bugün babam öldü benim. Üç yıl önce bugün. 01.12.16 buz gibi hava. O güne kadar ılık giden havada üç yıl önce bugün kar yağmıştı. Çok soğuktu. Babam toprağa girene kadar alem soğuktu. Toprağa girdi. Gün doğdu. Güneş parladı. Rüzgar hala sert esiyordu. Doğa bile bana bundan sonrasını nasıl yaşayacağımı anlatıyordu. Bir köşede tek başıma. Iki gözüm iki çeşme. Toprağa koydular babamı. Evlatları o kadar kucak açmamıştı, akrabaları sadece o gün vardı. Çok kalabalıktı. Kendimi bulamıyordum. Öylece bir köşedeydim. Oğulları koydular mezara. Ama toprak öyle güzel kucak açmıştı ki kıskanmamak elde değildi. Rüyamdaki gibi bir koca aygır yeni sürülmüş yumuşak toprak üstünde beni nasıl da sarsmadan sana getirmişti. Ama ben çok sarsıldım. O gün bugündür aynıyım. Sana en çok ben kızardım. Sana en çok ben ağladım. Bugün 01.12.2019 tarih öyle diyor. Annem ağzı kulaklarında. Diğerleri televizyon başında. Hiçbir şey olmamış gibi. Bugün sen ölmemişsin gibi. Şimdi onlar en çok bana kızıyorlar. Geçen gün anneme dedim ki ben ölürsem benim tabutumu dört tane kardeşimden hiçbiri taşımasın. Yaşarken ben onlara yük olmadım. Sağda solda beni kötülediler. Öldüğümde son yükümü taşımasınlar. Ben de öyle buz gibi gideyim. Bugün babam öldü. Kimseler ağlamıyor. Ama gökler ibretlik. Sanki onlar benim acımı paylaşıyorlar. Kış bahane bugün gökler bile babama ağlıyorlar. Ama ardında bıraktıkları... Ah be babam. Sen ölünce yetim kalmayı yetimliği anladım. Her canım yandığında Duha dedim. Yetim malı diye bir şey varmış onu öğrendim. Bazen o kadar kimsesiz hissediyorum ki kendimi. Kimseyle konuşmuyorum evde. Konuştuğum da ya bi soruya cevap ya bir emir vermek ya da kızmak kükremek için. Dilimi kalemimle terbiye ediyorum. Her yazdığımı sana okurdum. Sen de aferin derdin ya! Fatin Rüştü Zorlu diye çağırır. Istekte bulunurdun. Resim çizmemi beğenirdin. Bir şey çizdiğimde gülümser "bir yoğurtlu dürümü hak ettin." Derdin. Ben duymadım ama ardımdan "kıymetlim" dermişsin. Bir fotograf getirmiştin Fatih Sultan Mehmed'in. Çizmem için. Sen görmedin. Ben o resmi çizdim. Eminim çok beğenirdin. Ama göremedin. Baba sen ne yaptın da ben senin evlatlarınla senin kadar terbiye ediliyorum? Hangi günahın bedeli bu? Yoksa sevilen kul sınanır mı? Bilemedim. Bilemiyorum. Bugün üç yıl oldu. Arada bir rüyalarıma girmesen asır sayacağım. Baba okulu bitirdim. Valla çok çalıştım. Çabaladım. İş yok. Sınavıydı, puanıydı, sıralamasıydı... nasıl olacak bilmiyorum babam ama ben başaracağım. O hayal ettiğin yerlerde o istediğin cümleleri sıralayacağım. Bu güne bir ben değil herkes ağlayacak. En sevdiğim toprak kokusu burnumda. Şimdi yanında olmak vardı. Bi kahve yapayım da anlatayım mı derdimi? Sen dinlersin, hep dinlerdin. Akıl danışırdın. Ne haklıymışsın. Ne haklıymışız... sen göremedin ama ev değişti. Anam Umre'ye gitti. Sevinir miydin ki? Sen hiçbir zaman çoğu istemedin. Hiçbir zaman daha'sında gözün olmadı. Kanaatkar adamdın. Senin gibi olamadım. Olamadık. Geçenlerde pöh sınavına gittim. Elendim. Göreydin halimi gülerdin. Üzülmedim. Bi Mahsuni Türküsü açtım. Kastamonu'dan Kırşehir'e kadar seni dinledim Türkülerde... Bir de unutmadan Mahsuni Şerif'in tiyatrosu oldu. Gittim. Sanki yanımda sen oturuyordun da şunu aç dinleyim der gibiydin. Hep sevdiğin Türküler söylendi. Sen olsaydın beraber giderdik kesin. O da senden miras kaldı. Şimdi duyan olsa bi Ülkücünün Mahsuni Müzikalinde ne işi vardı der... yürüsün gitsin işine! Babam var! Çok spor yapıyorum. Yaşasaydın kızardın kesin. Derslerim var. Bazen anlamakta zorlanıyorum. Senin oturduğun köşe bana miras kaldı. Salonda da sofrada da. Kimse oturmuyor. Oturmaya mı korkuyor acaba? Bana mı yakıştı yoksa? Velhasılı anlata anlata bitiremem hasretimi, yorgunluğumu, öfkemi... ablam eniştemle sıkıntı yaşıyor. Sen gittikten sonra herkes herkesle kavgalı. Senin kıymetlin bilsen ne çok yaralı. Güç yetirememek ne zormuş babam. Sağlam bir psikoloji lazımmış. Şaban'ın Haso'u büyüdü. Bi Efe'si var adını vermişler. Anaları ne yaparsa yapsın. Beni çok seviyorlar. Ablamın kızları da iyi. Ben geç öğrendim her aylığını aldıktan sonra Fatma'ya harçlık yolladığını. Ben de artık görevimi biliyorum. Ya bi ihtiyacına ya bi derdine yardım ediyorum. Emine hala dik başlı. Ama düzelir zamanla. Kendimden biliyorum. Hâlâ düğünlere gitmiyorum. Ama senden sonra cenazelere gider oldum. Bi dertleri de varsa ben gidip kaldırayım dedim. Bazı haberlerim var. Ama buraya yazamam. Duysan eminim çok üzülürdün. Hayırlısı demeyi de ihmal etmezdin. Dedem senden bir hafta önce göçtü bu dünyadan. Karşılaştın mı bilmiyorum.? Teyzem çok değişti. Söyle ona hakkım helal olsun. Göremedim seni göremediğim gibi... bugün 1 Aralık. Hava yağmurlu. Oluklarda su sesi. Yollar tertemiz. Kiri pası temizliyor şu yağmur. Ne bereketli şey. Kalplerimizdeki kirden de arındırsın söyle baba. Sen daha yakınsın yağmura. Söyleyemediklerimi anlatırım sana. Şimdi hoş kal, esen kal, çok güzel hatıralarımda kal baba! Şu hayatta gözüm karadır hep bilirsin ama geçenlerde aklıma geldi. Ben de korkuyormuşum bir şeyden. Seni birgün unutmaktan korkuyormuşum. Unutmayım. Unutturma Allahım! Tüm babasız kalanlara, "insanın babası ölür mü? Saçma sapan konuşma" diye bir de ben söylüyorum. Babalarımızın kıymetini de analarımızın kadrini de bilin diyorum. Selam olsun yetimlere, öksüzlere, kimsesizlere.! Kimsesizlerin kimsesi olan Rabbime selam olsun.!🙋♀️🌨❄
Bugün 01.12.(16)19/14:45|fk
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
hevessizleştirildik🍂
Tam 00:00'ı gösteriyorken saat, dilime dolanmış son bir kaç yılımı özetleyen bir şarkı. "Sabır öylece kaldı da sabredeni söyle kim ...
-
Fatımalar düşkündür babalarına, babalarından sonra kalmak mirastır Hz. Fatıma'dan onlara... 25.05.19/03:27|fatikozanoğlu
-
Hiç giymediğim kıyafetlerim oldu yıllar var. Kiminin bedeni uymadı. Yokluk gördük çok zaman. Birileri verdi koyduk bir köşeye. Giyilmedi, gi...
-
Bir arkadaşım var, her ne kadar tanımasam da kimdir, necidir bilmesem de... ben kendime "yazarak konuşanlar" derken o "sonral...